Mon Bazou – İnceleme

Mon Bazou; Oyunlar hep bizlere bir şeyler anlatma çabasındadır. Bildiğiniz üzere bir oyunu anlamak, onun mekaniklerinden ve oynatım şeklinden ileri gelir.

Bazı oyunlar vardır ki işte bu durumda gerçekten sıkıntıya girmişlerdir. Yani bizlere kendini anlatamazlar, ya da mekanikler bunu mümkün kılmaz.

İşte o tarz oyunlardan biri Mon Bazou. Modern dünyaya ilkel bir mekanikle yapılabilecek en büyük eksiklerle ortaya konulmuş ve tam olmamış bir oyun.

Belki yapımcısı ve yayıncısı olan Santa Goat firması amatör bir ruhla işin içerisinde gözükse de oyun hissiyatını tam veremeyen bir ürün çıkarttıkları gerçeğini değiştirmiyor.

Sıkıntı Nerede?

Oyunun sıkıntısı grafiklerinden tutun da mekaniklerine kadar devam eden bir silsile ortaya çıkartıyor. Araba var ama yollar konusunda saçma bir tasarımı göze batıyor.

Yol var fakat yollar var mı yoksa tarla da mı ilerliyorsunuz belli değil. Arkadaş hem simülasyon yapıyorsun hem de çiftlik ortasında araba sürülmesini istiyorsun.

Çiftlik diyorum çünkü gerçekten baş ağısı bir haritası var. Bir oyunda her şey olmamalı dedirtiyor bir bakıma bu oyun.

Dürüst Ol ve Söyle Bana!

Oyunda tekne var, araba var, kamyon var, yarıştırabileceğiniz spor arabadan tutun da ATV dediğimiz 4 tekerli arazi aracı var. Ülke Kanada burası tamam.

Lakin neye istinaden, hangi zekaya göre her şeyden biraz ama hiçbir şeyden tam olmama fikrini oyuna dikte ettin be kardeşim?

İşte böyle aldıkça elinizde kalacak bir durum ve facia! Mechanic Simulator ile hayatta kalma simülasyonunu tek bir haritaya yedirmiş gibi Santa Goat.

Grafikler

Oyundaki grafikler çok kaliteli olmamakla birlikte sistem gereksinimlerine aldanarak düşük bir sistemle çalıştırmayı denemeyin. En fazla alacağınız 30 FPS olur.

Mekân, çevre, ağaçlar, araba, evler ya da karavan gibi şeylerin grafikleri baştan savma olmuş. Simülasyon ile hayatta kalma bir arada olunca bu kadar kötü oluyor.

Birçok seferde bu grafik olayı başınızı ağrıtıyor. Bana kalırsa fiyatına göre idare eder ama fazlası değil yani, iyi sistemle de göz kanatıyor.

Mekanikler

İstenilen oyundaki ana fikrin, verilmek istenen amacın mekaniklerle de orantılı olması. Ama arkadaş sadece bir arabada otomatik vites olunca sıcak bakamıyorum ben buna.

Yarışacağınız araç haricindeki tüm diğer araçlar manuel yani fazladan tuşla yöneteceğiniz bir vites olayına sahip. Bu da çıldırtıyor sizi.

Hissiyat ise ses ile şişirilmiş sadece. Yani bunu seç şunu yap ama tam bir bağlayıcılığı ortaya koyacak herhangi bir etmene sahip değil oyun.

Oynanabilirlik

Doğal olarak grafik ve mekanik konusunda sıkıntısı olan bir oyundan yüksek derecede oynanabilirlik beklemek saflık olur. Tabi ki yoka yakın bir durum.

Fikri size tam açıklayamayan oyun, siz keşfettiğinizde bir yere getirme şansınız oluyor ama oyun hala erken erişimde olduğu için de haz vermiyor açıkçası.

Çünkü oyunun sizden istediği yarışa katılmak mı, yoksa çevredeki insanlar ile ilişkinizi geliştirmek mi belli değil. Tabi hayatta kalmak için para, para için iş mantığı var.

Genel

Bana kalırsa simülasyon oyunlarında hayatta kalma teması olanlar iyi gözükür genelde, ama her şeyden biraz usulü gerçekten saçma geliyor.

Bu oyunda sanırım Long Dark firmasının grafiklerine yakın bir şekle özenmiş ama yapamamış hissi uyandırıyor. Hadi grafik öyle dursun da abi hayatta kalma durumunu neden kopyaladın?

Genel bir kanı olarak bence bu oyun ne kadar erken erişim olsa da fikri oyuncuya vermekte aciz, yapmak istediğini de tam olarak anlatamayan bir simülasyon.

Sonuç

Fiyatına aldanarak almayın. Sonuçta bir arkadaşınız sizden 1 TL istediğinde (hani sinyalciler vardır, bunu alışkanlık haline getirirler) sizi enayi yerine koyar ya işte bu da öyle.

Amacı, isteği oyuncuya veremeyen bir fragmana neden oyun diyesin? İşte en büyük örneği karşınızda Mon Bazou!

Uzak durun, yeni şeyler gelse de bir oyuncuyu tatmin edecek seviyede olmayacağı aşikâr. Sonuçta vereceğiniz parayı çöpe atacağınıza hayvanlara mama alın daha yararlı olacaktır.

İyi oyunlar…