Zamanının en güzel FPS oyunlarını hatırlıyorsunuzdur. Painkiller: Black Edition – İnceleme yazımla değineyim. İlk olarak Wolfenstein, Doom gibi seriler oyun dünyasına daha 1990’larda devrim gibi bir atılım yapmışlardı. Tabi oyunlardaki amaç sadece gelen yaratıkları öldürmek ve büyük canavarları elden geldiğince yok edip bölüm geçmekti. Tabi sonrasında Duke Nukem, Serious Sam gibi yapıtlarda bu oyun türüne farklı bakışlar getirdi.
Fakat unutulan o ki geliştirici olan “People Can Fly” firması, insanlığın şeytanla olan sınavı konusunda bir savaş mekanizması olarak güzel bir oyun yapmışlar. Hatta kendine münhasır bir hikayesi gözükse de öne çıkan şeytana tapanları ortadan kaldırarak, gelen büyük zebanileri öldürmek ve bölümleri geçmek. Aslında grafiksel olarak zamanının güzel yapımlarından. Fakat hikâye kısmında çok geliştirilmeyip sadece yaratıklarla FPS olarak savaşmak oyunu bir yerde fakir tutmuş diyebiliriz.
Eski tür FPS lerdeki gibi bir kafa dinlendirme açısından başarılı demekte yarar var. Tabi oyunu sonraları THQ Nordic yayımcı olarak haklarını alsa da hali hazırda 2020’li yıllara girdiğimiz bu dönemde de kendini oynatabilmesi gerçekten güzel. Sonuçta her oyun illa hikayesi ya da illa grafiksel devrimi olacak diye bir dayatması elbet ki olamaz. Oyunların baş amacı öncelikle oyunculara atmosferi derinden yaşatarak, oyunu oynadıktan sonra keyifli bir zaman geçirmesini desteklemek. Tabi bunu sonuna kadar başarıyor “Painkiller Black Edition”.
Seri halinde çıkartılan “Painkiller”, grafikler anlamında hala 1990’ların sonu 2000’lerin başı durumunda. Yani Quake 3 motorunun bir tık yüksek versiyonu diyebiliriz. Nvidia kartları desteklemesi de ayrıca bir farklılık. Mesela ben oyunu Ati R9 Fury X ile oynadığımda bir süre sonrasında oyun kendini kapatıyor.
Sebebi ise kartın mimarisi konusunun yanında, standart fan hızları ayarı açık olduğundan, kart belirli bir FPS üzerine çıktığında ısınıyor ve otomatik ısı kilidi de sanırım devreye girdiğinden oyunu kapatıyor. Bu sadece Ati kartlarda değil, Nvidia 1070 kartımda da aynı sorunu yaşadım. Çözebildiğim ise standart fan hızını oyuna girmeden önce %80-90’a çekerek oynamak. Her iki kartta da bu sorun böyle ortadan kalktı.
Yükleme konusunda bir sorun yaşamadım. Eğer yaşadıysanız da tavsiyem “Pshyx” sürücülerini hangi kart modeliniz olursa olsun yüklemeniz. Çünkü Nvidia mimarisi ve teknolojisi üzerine kurulu olan eski yeni oyunlar bu sürücülere muhtaç kalıyor. Sizin kartınızda bu özellik olmasa da, hatta olsa da kullanmayı tercih dahi etmeyeceksiniz de yüklü olması bu konudaki teknolojik kütüphaneye oyun başvurduğunda bulması gerekiyor.
Neyse gelelim oyunun atmosferine. Ne kadar eski de olsa oyunun müzikleri ve atmosferi gerçekten güzel. Tabi tek düze, yeni çıkan oyunlarla kıyaslamak delilik olur. Ama yaratık öldürmek, büyük canavarları öldürmek oyun içi atmosfer ve müzikle iyi hissettiriyor ve sizi hazırlıyor. Gıcık olacağınız yaratıklar da olacaktır. Genelde yüksek zorluk derecesinde oynamak bu tür oyunları saç baş yoldurur insana. Malum önceki muadillerinde çok olduğu aşikâr.
Grafikler dediğim gibi eski. Eski olmasına karşın hali hazırdaki yeni platformlarda oyunu oynamak ise gerçekten büyük bir nimet. Çünkü Windows 7’nin gelişi ile bu oyundan 7 sene önce çıkmış olan “Max Payne” serisi desteklenmeme durumu söz konusuydu. Tabi ki bazı ayarları yaptıktan sonra oyun çalışsa da bu oyunda böyle bir durum yok. Yerden yere burabileceğimiz bir grafik ya da düşük teknoloji de mevcut değil oyunda. Bu da oyun keyfini bir orana çekiyor.
Oynanabilirlik gerçekten rahat ve akıcı. Eski sistemlerde bildiğiniz üzere klavye ve Mouse ile oynanan FPS oyunları daha fazlası konusunda biraz çekimserlerdi. Bu oyunda da öyle. Yani joystick ya da farklı bir oyun ekipmanı gerekmiyor, desteklemiyor da bildiğim kadarı ile. Ama olsun tüm her şeyi zaten klavye ve Mouse üzerinden yönetebilmeniz de en büyük avantaj oluyor.
Oyun içi müziklere değinmek yerine sizin deneyimlemenizi tavsiye ederim. Gerçekten aksiyona duyarlı bir oyun müziği var. Tabi ne kadar eski olsa da hala o FPS tadını veriyor. Genel anlamda bakarsak fiyatlama açısından da gerçekten uygun bir ücreti mukabilinde eğlencenizi üst seviyeye taşıyabilecek bir oyun “Painkiller Black Edition”. Şu sıra ücreti 18 TL civarında ve muadili oyunlar açısından gerçek anlamda ucuz bir ücrete sahip.
Tavsiyem şu sıralar evde oyun konusunda yeni olmayıp biraz nostalji düşünenler açısından biçilmiş kaftan. Zaten yeni çıkacak oyunlar da Nisan ayı ve sonrası olacağından alıp rahatlıkla bitirebilir, keyfini sürebilirsiniz.
İyi oyunlar…
Oyundan Kareler
